Türkiye'de romatizmal hastalıkların epidemiyolojisi ve diğer ülkelerle karşılaştırılması
PDF
Atıf
Paylaş
Talep
Araştırma Yazısı
P: 1-8
Ekim 2010

Türkiye'de romatizmal hastalıkların epidemiyolojisi ve diğer ülkelerle karşılaştırılması

J Turk Soc Rheumatol 2010;2(2):1-8
1. Dokuz Eylül Üniversitesi İç Hastalıklıkları Anabilim Dalı, Romatoloji Bilim Dalı, İzmir
Bilgi mevcut değil.
Bilgi mevcut değil
PDF
Atıf
Paylaş
Talep

ÖZET

Amaç:

Türkiye'de romatizmal hastalıkların epidemiyolojisini araştırmak ve bu çalışmalardan elde edilen sıklık oranlarını başka ülkelerdenbildirilen sıklık verileriyle kısaca karşılaştırmak.

Yöntem:

Bu makalede, Türk popülasyonunda romatizmal hastalıkların sıklığını araştıran ve hakemli dergilerde yayınlanmış yazılar, belli başlı bibliyografik veritabanlarında indekslenmeyenler dahil, gözden geçirilmiştir.

Bulgular:

İzmir ve Antalya'da yapılan iki çalışmanın işaret ettiği gibi Türkiye'de romatoid artrit (RA) prevalansı %0.5'in altında gözükmektedir. Bu oran, Güney Avrupa ülkelerinden bildirilmiş sıklık oranlarına benzerdir. Karadeniz Bölgesinde yapılan çalışmalarda bildirilen yüksek RA prevalans rakamları, metodolojisi güçlü çalışmalarca desteklenmedikçe büyük bir ihtiyatla karşılanmalıdır. Türkiye'de ankilozan spondilit sıklığı (%0.49), RA sıklığına benzer gözükmektedir. Buna karşılık, genel spondiloartrit prevalansı (%1.05) ise İtalya, Litvanya ve Çin'de olduğu gibi RA prevalansından daha yüksektir. Behçet hastalığı (BH) ve ailesel Akdeniz ateşi (AAA) Türkiye'de dünyanın diğer bölgelerine gore daha sık görülür. Farklı bölgelerde yapılan çalışmalarda BH hastalığı için %0.02 ile %0.42 arasında, FMF için ise %0.027 ve %0.82 arasında de?işen sıklık oranları bildirilmiştir. İzmir'de yapılan birçok romatizmal hastalığın aynı popülasyondaki sıklığını araştıran epidemiyolojik çalışmada (Amerika-Avrupa kriterlerine gore) Sjögren sendromu sıklığı %0.15, gut hastalığı sıklığı ise %0.33 olarak bulunmuştur.

Sonuç:

Türkiye'de romatizmal hastalıkların epidemiyolojisini araştıran az sayıda çalışma vardır. Erişkinlerde yapılan çalışmaların hepsi belli bir bölgeden seçilen nüfusta yapılmıştır ve henüz genel erişkin nüfusu temsil eden bir sıklık verisi hiçbir romatizmal hastalık için yoktur.